www.sizedebiyat.com SiZedebiyat Edebiyat Enstit�s�
�YK� BULVARI
Telif Hakk� Sahibi: Emel BAYKARA
CEHALET
Elimdeki gazeteyi okurken her nedense dalm��t�m. Kafam�n i�inde kelimeler �deta dans ediyordu. Sanki bir kelime havuzundayd�m. En parlak, en �arp�c� kelimeyse adakt�. Adak deyince insan�n akl�na Telli Baba, Tuzcu Baba, yat�rlar falan geliyor. Otuzlu ya�lar� devirene kadar hi� adak adamam��t�m. Yani bunca sene hi� ihtiya� duymam��t�m. Yaln�zca bir kez; can dostum dedi�im insan�n mutlu olmas� i�in! Tabii, kendim i�inde ufak da olsa bir �ey istemi�tim. K��e yaz�s�n�n konusu: adakt�. T�rkiye� nin �arp�c� bir g�r�nt�s� vard�. Elimdeki yaz�ya bakt�m kimin diye; Mithat �NAL� �n. D���nd�r�c�, mant�kl� bir yaz�yd�. Bilgilendirme yapm�� olmas� i�imi rahatlatt�. Birileri bilgilendirmezse insanlar �ok yanl�� davran��lar sergileyebiliyor ve bazen bunun �n�ne ge�ilemiyor. Hem ho� manzaralar olu�muyor fark�ndaysan�z. Ger�i, hayat�m�n bir d�neminde bu �arp�c� g�r�nt�n�n i�inde yer ald�m. Bir g�n k�zlarla g�r��ece�iz fakat arkada�lardan biri ge� kald�. Neyse ki, �ok bekletmeden gelmi�ti. Otob�ste ya�l� bir teyzeyle tan��m��. Dertle�mi�ler, teyze sevmi� bizim k�z� ve okunmu� �eker vermi�. Hani onun ada�� olmu� ya, sende �eker da��tmaya bu camiye gel demi�. Arkada��m o g�n b�t�n k�zlara okunmu� �eker verdi. Hemen o anda mendil i�ine sar�p saklad�k. __ Eve gidince mendilin a�z�n� bir iple ba�lay�n, dua okuyun ve bir kap� arkas�na as�n. dedi. � �yi yapar�z � deyip kestirip att�k. Hemen gidip bir kafeye oturduk. Ak�am eve gidince s�yleneni harfiyen yapt�m. Kap� arkas�na ast�m. Bir senenin sonunda dile�imiz olursa camiye gidip �eker da��tacakt�k. Aylardan �ubatt�, �ok so�uk bir g�n de�ildi. Hatta g�ne� biraz y�z�n� bize g�stermi�ti. Ortak bir yer olan Kad�k�y� de bulu�tuk. Gidece�imiz yer Altuniz�de� de bir cami. Hep birlikte otob�se bindik. Sekiz ki�i kadar var�z. Nerede inece�imiz konusunda otob�ste bir curcuna ya�ad�ktan sonra � buras� olmal� � deyip indik. Yan�m�zdan ge�en insanlara, � Sayid Ahmet Camisi nerede biliyor musunuz? diye soruyorduk. Kimileri cevap veriyor, kimileri de omuz silkiyordu. Sonunda ya�l� bir amca, camiin yerini tarif etti. D�z bir yolda epey y�r�d�k. O s�rada yan�m�zdan ge�mekten olan bir kamyon, su birikintisinden h�zl�ca ge�erek bizi �slatt�. O zaman ba�r��maya ba�lad�k. �st�m�z kirlenir gibi olmu�tu. Bir s�re sonra sakinle�tik. Sayid Ahmet Camiin tabel�s�n� g�rd���m�z an �ok rahatlad�k. ��eriye girdik. Dik bir yoku�tan a�a�� do�ru inerken insanlar�n �eker da��tt�klar�n� fark ettik. Hemen elimizdeki �eker kutusunu a�t�k. �ekeri da��tmaya ba�lad�k, kutuya her elini atan, � Allah kabul etsin � diyordu. Bir grup �ingene vard� ki, her defas�nda ilk kez kar��la��yormu� gibi yap�p bir s�r� �eker al�yorlard�. Art�k epey a�a��dayd�k. Camiye yakla�m��t�k. �ok kalabal�kt�; kad�nl�, �ocuklu, erkekli gruplarlard�. Arkada�lar�mla camiin �n�nde durdu�umuz s�rada �evreyi incelemeye ba�lad�m. Birka� kad�n�n parmakl�klar�n�n aras�ndan bereketlensin diye c�zdan�n� ge�irdi�ini g�rd�m. Oysaki bereket i�in kocas�n�n ve kendisinin gece g�nd�z �al��mas� gerekti�inin fark�nda de�ildi. Bu s�rada �n�m�ze bir kad�n gelip dikildi. Ba��n� geli�i g�zel bir ba��rt�yle �rtm��, eski bir pard�s� �zerinde herkesten bir milyon topluyordu. __ Neden herkesten bir milyon istiyorsunuz? diye sordu arkada��m. Kad�n, y�z�ndeki alayc� ifade ile a�z�n�n kenar�n� kayd�rarak: __ Elli tane bir milyon toplad���n zaman ev sahibi olabilirsin diye s�ylerler� dedi. Tam o s�rada sa�lar� beyaz, sert bak��l�, �zerinde siyah paltosu olan bir adam ba��rmaya ba�lad�. __ Kendini bilmez, sen ne yapt���n� san�yorsun? Sizin gibiler y�z�nden bu memleket, bu h�le geldi! Dilencilik yap�yorsun! __ Ben dilencilik yapm�yorum, dikkatli konu�! __ Herkesten bir milyon al�rken iyi oluyordu de�il mi? __ Evet, ald�m. Ama b�yle bir gelene�imiz var! __ ��te, bende onu kast ettim. Senin gibi dilenciler, b�yle �eyleri uyduruyor. __ Diyelim ki, para i�in yap�yorum, bundan sana ne? __ Y�! Demek kabul ediyorsun? __ Ben kabul etmedim ki, benden sana ne dedim yaln�zca? diye ba��r�rken kad�n elini sallad�. __ Bana do�ru elini sallama, sayg�s�z! Adam kad�n�n �zerine do�ru gelmeye ba�lay�nca ona vuraca��n� sand�k. Birka� ki�i adam� kenara �ekti. Kad�n elindeki paralar� cebine at�ktan sonra oradan uzakla�t�. Camiin kenar�ndan olan� biteni seyrettikten sonra ��yle d���nd�m: � G�rd�klerim, �iddetin bir ba�ka y�n�yd�. Her zaman savundu�um bir nokta vard�r ki k�t� olan bir davran���n, k�t� oldu�unu anlatman�n �ok �e�itli yolu vard�r. Toplum olarak, kar��m�zdaki ki�iyi a�a��layarak, alaya alarak vermek istedi�imiz dersi veremeyiz. �rne�in, k�t�l��e k�t�l�kle cevap verilemeyece�i gibi� � Bu y�zden bu �ahit oldu�um olay, sadece �iddet i�eren bir g�r�nt� olarak haf�zamda kald�. Ortal�k tekrar sakinle�ince incelemeye kald���m yerden devam ettim. Biraz ilerde renkli kurdele ve ip satan kad�ndan sat�n ald�klar� kurdeleyi ya da ipi otlar�n �zerine doland�rarak, dua ederek, k���tlara dileklerini yazarak dola�an kad�n ve k�zlar g�rd�m. Kalbinde ba�lanan nefreti g�rmezden gelerek, ipin k�smetini a�mas�n� bekleyen gen� k�zlar. Biraz daha ileri do�ru bak�nca bir a�ac�n b�t�n dallar� renkli mendillerle, yazmalarla dolu oldu�unu g�rd�m. Kalbindeki sevgiyi, aray���, bir a�ac�n dal�na, bir mendille asmalar� ve bir dal par�as�n�n bunu ger�ekle�tirmesini beklemelerini anlamak olduk�a zor! B�t�n bu g�rd�klerime inanmakta ger�ekten zorluk �ekiyordum. Allahtan beklemek varken, a�a�tan, bitkiden, cans�z bir �eyden medet ummak biraz tuhaft�. Garipsemi�tim, insanlar�n adaklar adad�klar�n� bilirdim, a�aca yazma ya da mendil asmalar�n� da anlayabilirdim ama bu denli ileri gidip bir ipten medet umacaklar�n� d���nmemi�tim. Biraz cami etraf�nda dola�al�m, belki bir yat�r varsa dua ederiz diye d���nd�k. �evrede �a�k�nca dolan�rken dua eden insanlar� fark etmemizle yanlar�nda soluk almam�z bir oldu. Bir pencerenin �n�ndeydiler. ��eri do�ru bakma ihtiyac� duydum. ��te o noktada kafamda �im�ekler �akt�. ��nk� insanlar, i�erde namaz k�lanlara do�ru dua ediyorlard�. Arkada�lar�ma durumu anlatt���mda, � Aman Allah�m! Ne kadar d���ncesiz bir milletiz! � diye tepki g�sterdiler. Nereye do�ru dua etti�ine baksana! Sanki o insanlara dua ediyormu� gibi olmuyor mu �imdi? G�rd�klerimiz kar��s�nda s�ylenip duruyorduk. Derken ortada duran uzun bir ot y���n� vard�. Bir arkada��m� oraya s�r�kledim ve otlar�n �zerindeki k���tlar� okumaya ba�lad�k. � �niversiteyi kazanay�m �. � Kocam eve geri d�ns�n �. � Hay�rl� bir k�smetle evleneyim�� Daha belki akl�ma gelmeyen bir s�r� istek� Ge�en sene yaz�n ba��yd�, babamla kumsalda y�r�yorduk. Kumlar�n aras�nda bir k���t par�as� g�z�k�yordu. Babam yerden al�p hemen a�t�. Yaz� �ok okunakl� de�ildi. Zar, zor okuduktan sonra yaz�lanlara g�lm��t�k. ��nk� mektup sahibi dileklerini yazd��� k���d� denize at�nca ger�ekle�ecek diye d���nm�� olmal�. Fakat deniz �ekilince kupkuru, kumlar�n i�inde duruyordu. Birisinin �stanbul� da kalmas�n�, yurt d���na gitmemesini bu arada zay�flamay� ve iyi k�t� bir diploma almak istedi�ini yazm��. Babam i�ine ta� koyup mektubu buru�turup denize att� o an. � Yoksa bunu yazan sen misin? � diye de espri yapm��t�. Ben de � denizden medet umacak kadar k���k beyinli de�ilim � demi�tim. � K���k d�nyalar�m�z var olmal� ki, b�ylesi komik i�ler yap�yoruz � diye de eklemi�tim. El a��p dua ederek yapabilecekleri bir �eyi k���da yazmak ve ger�ekle�mesini beklemek yanl�� bir tutumdur. �una da dikkat ettim; yaz�lar� okunakl� ve d�zg�n de�ildi, belli ki e�itim d�zeyi d���k insanlard�. ��lerinde eminim e�itimli insanlar da vard�. E�itimli ya da de�il, Allah� �n verdi�i akl� kullanmay�, hayat�n� bir bez par�as�na, bir k���t par�as�na b�rakan bir insan nas�l olabilir ki? �� beklemek, istemek ve umut etmek olduktan sonra herkes bir yerde birle�ir. Yine de okumu� olanlar�n tepkileri daha farkl� olmas� gerekmez mi? Bilimin ve e�itimin i�inden gelen insanlar�n daha dikkatli olmas� gerekir. Bilimin ve e�itimin d���na ��kmak, gerekli donan�mlar� ald�ktan sonra hele ki ne kadar da yanl��. O zaman neden e�itimle u�ra��yoruz ki, fark olmayacaksa ben de buna �a��r�yorum ya. Daha sonra gezmeye devam ettik. Camiin arkas�nda kocaman bir mezarl�k vard�. �l�lere sayg� diyerek onlara da dua ettik. Merdivenlerden inerken bu g�rd�klerimiz hakk�nda konu�uyorduk. � Bilin�lenmemiz gerek � diye s�ylendik. ��te o s�rada, aksakall� diyece�imiz bir dede yan�m�za geldi ve anlatmaya ba�lad�; � Y�llar �nce gen� bir kad�n, tam �u a�ac�n alt�nda erkek �ocu�u olursa bu caminin imam�na �ocu�u din adam� yeti�tirmesi i�in adayaca��n� s�ylemi�. Bir erkek �ocu�u d�nyaya getirdi�inde �ocu�unu vermeye k�yamam�� ve ada��n� yerine getirmemi�. �ok zaman ge�memi� ki kad�n�n ba��na �e�itli s�k�nt�lar gelmi� ve en sonunda �ocu�unu kaybetmi�. Bunun �zerine kad�n �z�nt�nden �lm��. ��imizi bir h�z�n kaplad�. Ne yapt���m�z� bilmiyoruz galiba toplum olarak. Allah� tan istememiz gerekti�ini ve adaklar�m�za dikkat etmemiz gerekti�inin fark�nda de�iliz. Bu konuda bilgisiz kald���m� hissettim. Ya�l� adam konu�urken beyaz sakallar�n� tutuyor, s�vazl�yor, yava� konu�uyordu. �st� ba�� d�k�nt�l�, y�rt�kt� buna kar��n olduk�a g�ler y�zl�, a�z� dual� idi. Oturdu�u yerden bastonuna dayan�yor sanki ge�mi� y�llardaki o meddah anlat�c�lar�na benziyordu. Ge�enlerde birisi gazetesini burada unutmu� bende ald�m okudum, adak �zerine bir yaz� vard�. Yaz�da diyordu ki: __ �yle adak adamak kolay bir �ey de�ildir. Ada��n bir tak�m �artlar� vard�r: ilk olarak adanan �ey ibadetten olmal�. Bu namaz k�lmak ya da oru� tutmak gibi. Farz, vacip olan bir ibadet olmamal� ama. Ki�i ilerde sahip olaca�� bir mal varl���n� adayabilir; �rne�in, miras almas� durumunda. Fakat ki�i var olan� adayabilir, yani olmayan mal varl���n� adayamaz. Ayr�ca dinin uygun g�rd��� bir �ey olmal�d�r, dinin yasaklad��� bir �ey adak olamaz. Hangi vakitte yap�lmas� gerekiyorsa o vakitte yerine getirilmesi gerekir, zaman�nda yerine getirilmeyen bir adaksa kaza edilmelidir. Adak, ibadet anlam� ta��d���ndan ve ibadetlerin de, sadece Allah i�in yap�lmas� gerekti�inden; Allah r�zas� d���nda ba�ka ama�larla veya t�rbe ve �l�ler i�in adakta bulunmak caiz de�ildir. Ayn� �ekilde t�rbelere mum yakmak, horoz kesmek, bez ba�lamak, �eker ve helva da��tmak gibi halk aras�nda g�r�len adetlerin, din� bir dayana�� yoktur � Birden sessizle�tik. Son c�mle�yi duyunca ister istemez k�t� olduk. Yapt���m�z hareketin anlams�z oldu�unu bilmiyorduk. Ele�tirdi�imiz insanlar gibi davranm��t�k. �zg�nd�k. Ya�l� adam y�z�m�zdeki h�zn� g�rm�� bizi rahatlatmaya �al���yordu. � Yine siz iyisiniz, daha bilin�lisiniz! Fakat di�er insanlara bir bakarsan�z durumlar� pek i� a��c� de�il. Dileklerinin kabul olmas� i�in minare duvarlar�na okunmu� k���t par�alar� s�k��t�ranlar, kap�lara at nallar� �akanlar var. Bunlar bat�l inan� olmas�na kar��n insanlar bunlar� y�llardan beri bir ibadet olarak alg�lam��lard�r. Siz de ayn� �ekilde bunu dini bir ibadet sand�n�z. Ona hak vermekten ba�ka �aremiz yoktu. Ya�l� adam, cebinden mendilini ��kart�p anl�n� sildi ve tekrar katlay�p mendili cebine koydu. Cami �ok kalabal�kt�, her yerden insanlar ��k�yordu. Bug�n adaklar�n� yerine getirmeleri gereken bir g�nd�, t�pk� bizim �eker da��tmam�z gibi. Ya�l� adam, y�z�ndeki parlayan nurla anlatmaya devam ediyordu; biz de dinlemeye: __ � Y�llar evvel,1935� te Kayseri P�narba�� t�rbesinde geli�en bir olay duymu�tum. As�rlard�r orada durmakta olan ve mumyalanm�� olan Melikgazi ve beraberindeki �� Sel�uklu y�neticisinin ba��na gelenler. Baz� kendini bilmez, cahil insanlar dedikodu ve s�ylentilerle bu mumyalar�n �e�itli hastal�klara, rahats�zl�klara iyi gelece�ini haberini ortal��a yaym��. Bunun �zerine de insanlar ak�n ak�n gelmi�ler. K�yl�ler mumyalardan ald�klar� par�alar� al�p, kaynat�p, i�mi�ler. Hatta bu arada Melikgazi'nin bir eli kopart�lm��. Daha sonra yine k�yl�lerden bir ka�� da orada mum yakmaya kalk�nca yang�n ��km�� ve mumyalar k�smen yanm��. Bunun �zerine ilgililer mumyalar� g�mm��. Gerek�e haz�r: "�slamiyet d�neminde mumya yoktu. Bunlar�n hepsi uydurma. B�ylece bir tarih, topra��n alt�na girivermi�. Ba�naz ve hurafe ki�iler y�z�nden nice tarih ve icatlar yok olup gitti. Kendi kendini yok eden bir milletiz. Ne ac�, ne dokunakl� bir durum ger�ekten� G�zlerinden ya�lar akmaya ba�lad�. Belli ki, bu millet i�in yapt�klar�n�, yap�lanlar� d���n�yor. Sava�� g�rm��, a�l��� g�rm��, eski bir tarih duruyordu kar��m�zda. Kalbinin bir taraf� ac�yordu, o bu �lke, bu millet i�in �l�m� g�ze alm��t�. Koca bir Cumhuriyetin kademelerini g�rm��t�, �imdi kar��s�na dikilen cahillikle sava�makta zorlan�yordu. Ne yapaca��m�z� ne s�yleyece�imizi bilememi�tik. Ya�l� adam a�l�yor, biz susuyorduk. O susuyor, biz i�imizi kanat�yorduk. Uzun s�ren sessizlikten sonra arkam�z� d�nd���m�zde ya�l� adam ortadan kaybolmu�tu. Onu her yerde arad�k ama ondan en ufak bir ize rastlamad�k. Sanki ge�mi�in i�inden gelen bir hayalet gibiydi. A�z�m�z� b��ak a�madan, sessizlik oyunu oynarcas�na ��kt�k yoku�u. Camiden uzakla��rken, y�re�imizde bir eziklik oluyordu. A�lamamak i�in, birbirimizin surat�na hi� ama hi� bakmad�k. O g�n bug�nd�r adak konusu benim i�in hassas bir konu oldu. ��in ilginci; ya�l� dedenin bir gazetede okudu�unu s�yledi�i yaz�y� ellerimde tutuyor olmamd�. Bu ya�l� dede kimdi? Gelecekte ��kacak olan bir yaz�y� nerden biliyordu? Acaba o mumyalardan birinin ruhu muydu? Belki de en �ok dalg�nl���m bundand�. |
" Edebiyat At�lyesi Pazartesi �al��malar� " ndan: 104. haftan�n 18.09.2006 / 24.09.2006 konusu: �K�NC� YIL �EREF�NE KONU SERBEST
:
Emel BAYKARA, �stanbul,
28.A�ustos.2006,
Pazartesi