www.sizedebiyat.com SiZedebiyat Edebiyat Enstit�s�
�YK� BULVARI
Telif Hakk� Sahibi: Nusret ZENC�RC�
�EFTAL�N�N DOSTLU�U
Kasaban�n kara ta� kapl� sokaklar�ndan karlar�n �ekilip, bahar�n ilk ya�murlar�n�n sokaklar� y�kad��� g�nlerdi. Kara ta� sokaklardan birinin sonundaki kara ta�tan yap�lma iki katl� bir evin avlusunda, derme �atma havuza yak�n bir yerde avluyu kaplayan ta�lar�n aras�ndaki dar bir bo�luktan, bir k���k bitki ba��n� topraktan ��kar�yordu. Yabanc�s� oldu�u bu diyarlara, bir kamyon i�indeki kasalarda gelmi�; uzun boylu s�ska bacakl� bir yaramaz �ocuk taraf�ndan yenilmi�, �ekirde�i buraya f�rlat�lm��, sonra da unutulmu�tu. �st�nden ge�en k��lar�n so�u�undan, �st�ne basan ayaklar�n korkusundan toprakta saklanm��; bahar�n birinde art�k cesaretini toplayarak �s�nan toprakla birlikte kabuklar�ndan s�yr�lm�� ve ba��n� topra��n �st�ne ��karm��t�. Ana babas�n�n topraklar�ndan �ok uzaktaki bu yaban ellerinde, g�ne�i g�rd��� bu ilk g�nlerde �ok korkuyor; g�z�n� her sabah hep korkuyla a��yor, s�rekli ezilme korkusuyla yakla�an her ayak sesinde irkiliyor; k�sacas�, ilk g�nlerini korkuya al��maya �al��arak ge�iriyor; kara ta�tan yap�l�, derme �atma yap�l�, bozuk s�val� bir havuzdan s�zan sudan teselli buluyordu. Gelip ge�en ayaklardan sak�nmas�, korkmas� yetmiyormu� gibi bir de s�ska bacakl� o�lan�n s�k s�k gelip sa��na soluna bak�nmas�, �eki�tirmesi fazla geliyor; korkusunu daha da art�r�yordu. Anlam��t�, bu i� buraya kadard�. Burada, ana baba diyar�ndan �ok uzak olan bu kasabada, bu avluda kaybolup gidecekti. Her sabahki gibi korku ile g�zlerini a�t��� bir sabah, yine ilk olarak s�ska o�lan�n ayaklar�n� g�rm��t�. Ard�ndan da kocaman karams� g�zlerini. Pek mi sevgi ile bak�yordu o�lan, yoksa ona m� �yle geliyordu, karar veremedi bu sefer. �ocuk, elinde tahta par�alar�, birka� �ivi, bir keser; �iviyi tahtaya �ak�yor, beceremiyor, �ivi bir yana, tahtalar �te yana savrulup duruyordu. �stedi�ini yapamaman�n �z�nt�s�nden dolu g�zleriyle bak�nd��� �evresinde kimseden yard�m gelmedi�ini g�rd�k�e de daha bir a�lamakl� yapmak istedi�i i� �zerinde u�ra��p duruyordu. �eftalinin yan�nda birden, kara lastikli bir �ift ayak belirdi. �eftali korku ile irkildi, g�zlerini kapad�. Kirpikleri aras�ndan nice sonra bakt���nda �ocu�un adamla konu�tu�unu, konu�tuk�a �ocuktaki co�ku ve sevincin artt���n� g�r�p i�indeki s�k�nt�y� az da olsa �teledi. Ya�l�, t�knaz adam e�ildi, �ocu�un yan�na ��kt�, tahtalara �ivilere ve kesere bakt�. Sonra, bir ka� dakika i�inde, �ocu�un d���n�p de bir t�rl� yapamad���n� yap�verdi; �eftalinin bu kara ta�l� evin bah�esinde korkmadan ve i�inde g�venle ya�ayabilece�i tahtadan, �itsi bir korunak. Aradan ge�en bir ka� y�l�n sonunda; ya�l� adamla �ocu�un aralar�na yerle�tirdikleri bir �uval�n i�inde, boz bir e�e�in s�rt�nda, bundan sonraki �mr�n� tamamlayaca�� k�rm�z� toprakl� bir ba�a ta��nd�. Ba��n yoldan ve g�zlerden uzak bir k��esine dikildi.
Ya�l� adamla �ocuk o bahar ba�a �ok s�k geldiler. Sulad�lar, otlar�n� ald�lar, g�brelediler... K�h bir testi su ile susuzlu�una ila�, k�h varl�klar�yla yaln�zl���na ortak olarak hep onun yan�nda oldular. Sonraki y�llarda da hep onun yan�nda oldular. Korkarak topra�a ba��n� ��kard��� o g�nlere benzer bir g�nd�. Ya�l� adam�n yine ama bu sefer tek ba��na geldi�i o g�n. Vard� yan�na, oturdu, s�rt�n� s�rt�na dayad�. �ocuk neden yoktu ? Merak etmi�ti ama soramad�, bekledi. Nas�lsa ya�l� adam soluklan�nca ona her �eyi anlatacakt�. Cebinden tabakas�n� ��kar�p sar� kesme t�t�n�nden sar�p yakt�ktan nice sonra anlatmaya ba�lad� ya�l� adam;
�kisi ayr�l�k h�zn�n� sessizce birlikte payla��yordu. Ne de olsa gidenler onlar�n ortak sevdikleriydi. - � Sen ve ben yaln�z�z art�k. Sen gurbette ben ata evimde yaln�z, yaln�z ikimiz var�z art�k buralarda s�rt s�rta verecek � s�zleri ya�l� adam�n, ikisinin de g�zlerini doldurdu. Y�llar� ger�ekten s�rt s�rta vererek ge�irdiler. Dost olarak, dertda� olarak... Y�llar s�rt s�rtal�klar�n� daha da art�r�yordu. ��nk� ge�en y�llar ya�l� adam�n onun s�rt�nda dinlenme s�resini daha da art�rm��t�. Sonunda, ba�a gelmesi onunla konu�mas� da azald�. Ya�l�l�k ona art�k ba�a gelme izni bile vermiyordu. Bir ka� zaman sonra bir sabah daha bir s�k�nt� i�inde uyand� �eftali. Ya�l� adam uzun zamand�r yoktu, gelmiyordu. Ufka bak�nd�, uzaktan gelenler vard�. Sevinir gibi oldu ama �l��y� de ka��rmad�. Ellerinde bir su testisi ile iki uzun, biri daha yeni yetme, insan geliyordu uzaktan. �nce su testisini tan�d�,sonra;
�ocuk b�y�m��t�. Geldi yan�na oturdu. Konu�amay�p yutkuna kald�lar bir zaman...
Sonraki y�llar, gurbet ellerin yerlisi ile �z yurdunun garibinin ortak yolculuklar�d�r. E�er bir g�n anlat�l�rsa... |